SAAT DÜNYASININ BATMAN’İ
Saat denince akla ilk gelen marka nedir diye sorsak, bu sorunun cevabı Rolex’ten şaşmaz büyük ihtimalle. Peki, Rolex denince akla hangi modeller geliyor desek, çoğunlukla “kült” diyeceğimiz modellerinden başlarız saymaya. Bu modellerin başında Daytona, Submariner ve GMT Master gelir diye düşünüyorum. Bugün de konumuz bu saatlerden biri: GMT Master II 116710 BLNR, popüler adıyla ‘’Batman’’. Tanıtıldığı günden beri piyasalara damga vuran, bir Rolex butiğinde bulup satın alabildiğiniz taktirde 2. el satışında anında kar edebileceğiniz bu saatin önce kısaca bir tarihine bakalım.
1950’li yıllarda havacılık sektörünün gelişmesi ve uçuş mesafelerini uzaması ile Pan Am Havayolları, pilotları için aynı anda iki farklı zaman dilimini gösteren bir saati ihtiyaç olarak görmeye başlamış ve bunun üzerine Rolex’in kapısını çalmıştır. Bu işbirliğinden ortaya günümüzün belki de en popüler saat modellerinden biri diyebileceğimiz GMT Master çıkmıştır.
Daha sonrasında bugün ki konumuz olan Batman, GMT Master ailesinin 1983’te 16760 referansıyla çıkan ilk 2. nesil GMT Master II modelinin bir devam modeli olarak piyasaya sunulmuş. Saat “Batman” lakabını açık arttırmalarıyla saat severlerin yakından bildiği Christie’s’in, bezelindeki siyah ve lacivert renklerini Kara Şövalye’ye benzetmesinden almıştır.
Oyster kayış ile üretilen Batman, 2005’ten beri GMT Master II modellerinde görmeye alışık olduğumuz Caliber 3186 mekanizmaya sahip. Makinesi hakkında çok detaya girmek istemiyorum ama kısacası GMT (iki farklı zaman dilimini gösterme) ve tarih özelliğine sahip, 48 saat güç rezervi ile, günde -2/+2 saniye isabetliliği olan otomatik çok güvenilir bir mekanizma Caliber 3186. Yaptığım testin sonucunda 24 saat içerisinde 1 saniye ilerlemişti saat. Caliber 3186 aynı zaman da saatte 28.800 titreşim ile çalışan bir mekanizmadır.
Peki Batman’i özel kılan ne? GMT Master II modellerine kronolojik olarak baktığımız zaman bezel ve dial renklerinde sık sık yenilikler yapıldığını ve Rolex’in yıllar içerisinde vintage haline gelmiş modellerindeki renk kombinlerini modernize ederek tekrar piyasaya sürdüğünü görüyoruz. Batman modelinin en büyük özelliği ise eski bir modelin hali hazırdaki renklerini günümüze taşımaktansa GMT Master II serisine yeni bir renk ve yeni bir soluk getirmesi. Yıllar sonra Rolex’in GMT Master II üzerinde ki tutumunun devam edeceğini varsayarak 116710BLNR referanslı Batman’in, gelecekte renklerini kullanan yeni bir GMT Master çıktığı takdirde bu renkte ki bezele sahip atası olarak Rolex tarihinde çok kıymetli bir yere sahip olacağını düşünüyorum.
Peki bu modelin şu anki tarihçesi ve gelecekte Rolex tarihinde potansiyel olarak çok önemli bir yer edinebilecek bir model olacak olması bu saati satın almak için yeterli sebepler midir? Hayır. Neden diye soracak olursanız, cevabı basit: kol saatlerinin bir aksesuar olduğunu göz önünde bulundurursak, saatin anlamı kadar göze hitap etmesi de önemli. Ben bu noktada da Batman’in sınıfı geçtiğini düşünüyorum. Aynı zamanda Rolex’in birçok modeli gibi eşofmanla takıldığında abes görünmeyecek, takım elbise ile takıldığında sırıtmayacak bir saattir.
Bunların yanı sıra, ben bir saati ilk kez denediğim zaman saate dakikalarca, her açıdan bakarım, ‘’clasp’’ denilen saatin tokasını bile dakikalarca incelerim. Benim için saatin üzerindeki her bölge, her detay çok önemlidir. Batman, ilk defa koluma taktığım zaman, beni en hızlı büyüleyen saatlerden biriydi. Takar takmaz Rolex ağırlığını ve kaliteli işçiliğini hissettiren saat, görsel olarak da lacivert-siyah bezeli ile büyük bir uyum içindeydi. Bu renkler aynı büyük bir yenilikti aslında. Bu tarz yenilikler zaman zaman olumsuz tepkilerle karşılaşabilse de, Batman bence bu sınavı başarıyla geçmiş bir saat. Daha sonrasında diğer ikonik lakaplı Rolex’ler gibi (Pepsi, Hulk, Kermit, vb.), renkleriyle kendine hızlıca bir lakap edinmiş olması da saate bir kişilik, karakter kazandırmış önemli bir detay.
Bazı insanların birden fazla saat almayı mantıksız bulduğunu ve “bir tane Rolex’im olsun yeter” dediğini pek çok kez duydum. Bu noktada Batman uygun tercih midir derseniz, bence değildir. Batman 2. veya 3. saattir bana göre. Çünkü birden fazla renk barındıran saatler, her gün her gün takıldığı zaman belli bir süre sonra saatten sıkılma, yeni bir saat isteme gibi duygular devreye giriyor. Tabi bu da dünyanın sonu değil veya tek saat olarak almaya engel değil. Günün sonunda bu gibi saatler para kaybettiren saatler olmadığı için her zaman satmak ve başka bir saate geçmek mümkün. Hatta para kaybetmenin ötesinde aldığınız fiyatın üstünde bir market fiyatına satma ihtimaliniz bile olabiliyor.
Kısaca özetlemem gerekirse, her türlü ortamda keyifle takılabilecek ve Rolex tarihinde yer edecek bir saat Batman. Liste fiyatı ile market fiyatını kıyaslayarak, neredeyse 2 kat üzerinde bir maliyetle günümüzde sahip olmak mantıklı mıdır, değil midir, herkesin fikri ve bütçesi kendinedir ancak ben günümüzde ki market fiyatlarını göz önüne aldığımda 15 bin dolar bandında alınabilecek en keyifli opsiyonlardan biri olarak görüyorum.
